Finansal Kontrolden Toplam Şirket Performans Yönetimine...
STS Bilişim/Jedox sponsorluğunda sürdürdüğümüz “CFO Gözüyle” yazı dizimizin bu bölümünde konuğumuz Taxia Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Danışmanlık Kurucu Ortağı Şaban Küçük.
Dijitalleşmenin getirdiği dönüşüm vergi yönetiminde değişiklikleri de beraberinde getirir mi?
Bu işin bir bileni olarak şimdi sözü kendisine bırakıyoruz….
Samsun’da doğdum ve liseye kadar burada bulundum. Eğitim olarak Ankara Üniversitesi SBF Uluslararası İlişkiler Bölümünü ise 1999’da bitirdim. Maliye Bakanlığı’nda çalışırken Singapur Sivil Service College’da Kamu Yönetimi ve Yönetişim eğitimiyle ABD Boston Üniversitesinde 2008 yılında dil ve finans program eğitimine katıldım.
Devletimizin imkanıyla ABD’de yer alan Carnegie Mellon Üniversitesi Heinz College’da Kamu Yönetimi alanında yüksek lisans derecesi kazandım. (2008-2010). Şu anda ise Gazi Üniversitesi’nde uluslararası vergilendirme ve BEPS konusunda doktora tez yazım çalışmalarını sürdürmekteyim. İyi derecede İngilizce ve orta seviyede Fransızca bilmekteyim.
Meslek olarak Yeminli Mali Müşavir ve Bağımsız Denetçi (KGK) olup Taxia YMM (Tax & International Advisory) ve Taxademy fikir ve içerik platformunun liderliğini sürdürmekteyim. Kariyerime kamuda başladım. 2000’de Maliye Teftiş Kurulu’na girdim. 2003 yılında Maliye Müfettişi, 2010 yılında ise Maliye Başmüfettişi olarak atandım. 2006-2008 yılları arasında yeni kurulan ve stratejik planlama ve performans yönetiminin kamuda öncüsü olan Maliye Bakanlığı Strateji Geliştirme Daire Başkanı olarak görev yaptım. Türkiye’de kamu alanında hazırlanan ilk Stratejik Planlama çalışmasına liderlik yaptım.
Yurt dışından dönüşümde Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu’nda Vergi Başmüfettişi ve Büyük Mükellefler İnceleme Grubunda Rapor Değerlendirme Komisyonu üyesi olarak çalıştım. Öğrencileri sevdiğim ve anlatırken çok şey öğrendiğim için ODTÜ ve TOBB Üniversitesinde dışarıdan Kamu Maliyesi (2011-2012) ve Ticari İşletme Hukuku dersleri verdim. (2013-2016) Özel sektöre 2012 yılında geçtim. Temmuz 2012-Kasım 2016 yılları arasında KPMG Türkiye’de Vergi Direktörü olarak çalıştım, aynı zamanda KPMG Türkiye İç Kontrol ve Uyum Lideri olarak görev yaptım. Akabinde 2016-2018 yıları arasında Erdikler YMM’de şirket ortağı olarak çalıştım. Yazmayı, sunmayı ve anlatmayı çok severim. Vergilendirme, denetim, stratejik yönetim ve kamu maliyesi alanında yayımlanmış 200’ü aşkın makale, blog yazıları ve eğitim kurumlarında mali ve vergisel konuları içeren bir sirküler kitabının yazarıyım.
Vergi, danışmanlık ve denetim hizmetleri sunuyoruz. Biz şirket olarak; misyonumuz ve ilkelerimiz çerçevesinde, esas olarak iyi bir mali danışmanlık hizmeti yürütüyoruz. Müşterilerimizin ana faaliyetlerine odaklanıp bunun dışında kalan konularda ihtiyaç duyduğu profesyonel mali hizmetleri bizzat veya çözüm ortaklarımızla zamanında ve doğru bir şekilde sunarak, hizmet verdiğimiz firmalarda katma değeri yükseltiyoruz. Temel ilkemiz, gelen bir talebi 24 saat içerisinde ele alıp yapabileceğimiz katkıyı objektif ve yazılı bir şekilde sunabilmek. Bunda temel amacımız, karmaşıklaşan iş ve çalışma dünyasında, muhasebe, mali tablolar ve parasal konulara dokunan alanlara tek noktadan hizmet sunabilmek. Bu şekilde ekibimizle; vergi uyum, danışmanlık ve denetim hizmetlerimizi ve çözüm ortaklarımızla sunduğumuz iç kontrol, iç denetim, bağımsız denetim, tüm mali konularda eğitim ve çalıştaylar ve her türlü finansal ve vergisel teşvik takip alanlarını sizler için yönetiyoruz.
Ülkemizde YMM hizmetleri ve genel olarak mali müşavirlik hizmetleri yasa ve tebliğlerin zorunlu tuttuğu alanlarda alınıyor olsa da bizler bu hizmeti fayda ve katma değer temelli olarak, ihtiyari alanlarda da vermeye devam ediyoruz. Uzmanlarımız kurucu ortaklarımız öncülüğünde esas olarak vergi denetim ve danışmanlığı işinde uzmanlaşmışlardır.
Bu hizmetlerde işin gerektirdiği ölçüde;
Ayrıca kitlesel fonlama, yenilikçi ekonominin mali meseleleri ve çözüm yolları, kamu teşvikleri takip ve analizi, iç denetim-iç kontrol, yasal ve ikincil düzenlemelere öneriler sunulması, dernek, vakıf ve iktisadi işletmelerinin mali boyutları üzerine çalışmalar yürütmekteyiz.
Pandemi ve dijitalleşmeyi birbirinden bağımsız iki kavram olarak değerlendirmemek gerekir. Dijitalleşmenin önünü daha da açan bir olgu olarak pandemi, gündemdeki yerini bir süre daha koruyacaktır. Fütüristlerin bile aklına gelmeyecek bir durumla karşı karşıya kaldığımız aşikâr.
Pandemi hayatın her alanında inanamayacağız değişiklikler yaptı. Online görüşmeler, takip ve performans ölçümü İK için ayrı bir alan oldu.
Maliye olarak e-uygulamalar bu ivme ile daha da hızlandı. Benim mesela serbest meslek kazanç defterimi vergi dairesi tutuyor. Bu eskiden hem yasaktı hem de imkânsız. Toplum olarak çok çabuk uyum sağladık. Ülkemizin en büyük şansını bu uyum yeteneğinde görmek lazım. Mesela, biz küçük ölçekli bir ekibiz ama, farklı şehirlerde tamamen uzaktan çalışan ekip üyelerimiz var. Bu duruma hazır mıydık bu ayrı bir tartışma konusu. Ancak hızlı bir oryantasyon sonucunda hızlıca değişen alışkanlıklar baş döndürücü bir hal aldı.
İşte tam bu noktada dijitalleşmeye olan ihtiyaç kat be kat artmış durumdadır. Alışkanlıkların geleneksel anlayıştan, modern ve popüler anlayışa kayması pandemi ve buna istinaden dijitalleşmeye duyulan açlığa sebebiyet vermiştir. Ülkemizden çıkan unicorn ve decacornlar buna çok güzel örnek oldu. Getir, Yemeksepeti, Hepsiburada vb. kuruluşların son yıllardaki sıçrayışını tamamen bu düzlemde değerlendirmek gerekir. Pandeminin fırsata çevrilmesi noktasında çok önemli atılımlar gerçekleştiren bu kuruluşların mayası dijitalleşmeyle yoğrulmuştur.
Uyum yönetimi ve mali işler süreçleri de bu alanda yepyeni tekniklere açık olmak durumunda. Özellikle ödeme sistemleri, otomasyon ve değişen alışkanlıklarla beraber gelir, gider ve harcama kalıpları da değişti. Vergi sisteminin de buna adapte olmasını bekliyoruz. Ülkemizde eski usul gibi
görünen fatura-fiş, belge düzeninin de yavaş da olsa uyum sağladığını görmek sevindirici.
Tabi burada devletin de bazı adımlar atması gerekir. Mesela asgari ücretin vergi dışı bırakılması çok önemli ve yerinde bir karar. Benzeri adımların dolaylı vergiler için de yapılması, özellikle dijitalleşen, temassız ödeme sağlayan ve tamamen bankacılık sistemi üzerinden geçtiği için çevrimiçi olan alışverişler için indirimli KDV oranları uygulanabilir.
Dünya’nın dönüşümüne paralel meslekler ve yetenekler de değişiyor. Muhasebeciliğin dünyanın en eski mesleklerinden bir tanesi olduğu söylenir. Öyle ki tarihteki ilk metinler hikaye, şiir, yasa, efsane ya da savaş zaferlerinden bir tanesi değil, vergi ödemelerinden, borç birikiminden ve mülkiyet sahipliğinden bahsedilen ekonomik belgelerdi. Yapılan araştırmalara göre önümüzdeki yıllarda içinde bilinen çoğu meslek artık ya tamamen robotlar tarafından yapılacak, ya da bu nitelikler ve meslek içerikleri ciddi biçimde değişecek. Muhasebecilik, denetçilik, müfettişlik ve CFO’luk da bu değişimden payını alacak. Peki geleceğin meslekleri neler olacak?
Riskin yüksek olduğu durumlarda ise şirketin anlık reaksiyon vermek değil öncesinde almış olduğu kararlar çerçevesinde hareket etmesi gerekiyor. Finans yöneticisinin burada karar mekanizmasını çabuk çalıştırabilmesi için sadece günlük yaşamda risk takibi yapmak değil bunu bütçe planlama ve tahmin süreçlerine de entegre etmesi gerekmekte. Sonraki dönemde oluşacak risklerin varılması planlanan hedeften bizi ne kadar şaşırtabileceği bilgisi özellikle sermayedar için çok önemli bir bilgi. Bunun paralelinde olası senaryolar çalışılmalı, stres testleri yapılmalı ve çıkacak sonuca göre aksiyon planının hazır olması önemli bir adım. Riskler öngörülemez olsa da öncesinde olası çeşitli senaryoların pratiğini yapmış olmak şirketlerin yön duygusunu önemli derecede geliştiriyor.
Dijitalleşme ile meslek gruplarının uğradığı değişime ayak uyduran şirketler, her şeyi bilen değil, her şeyi öğrenmeye, gelişime açık zihin yapısına sahip insanları iş gücüne dahil etmeye özen gösteriyor. Başarıya ulaşmada en belirleyici unsur değişime adaptasyon hızıdır. Özellikle tasarım odaklı düşünebilen, konulara inovatif bir bakışla yaklaşabilen ve bu özelliklerini analitik bir altyapıyla birleştirebilen gençler, kariyer yarışında bir adım öne çıkıyor.
Katkılarından dolayı Şaban Bey’ e teşekkürlerimizi sunuyoruz.
İçinde bulunduğumuz bu benzeri görülmemiş ekonomik, sağlık ve sosyal dönüşüm, öngörülemeyen hızı ile büyük bir gelir kaybına neden oluyor, bu nedenle birçok ülke vergi ve denetim süreçlerini modernize etmek için yeni yol haritaları belirliyor.